Öte Gezegenler Nedir?
Ayça Nur DEMİR
Öte gezegenleri anlatmadan önce sizlere gezegen nedir, güneş sistemimizde kaç gezegen vardır bunlardan bahsetmek hemen ardından öte gezegenler nedir ve neye göre bu tanım yapılır ondan bahsedeceğim.
Gezegen Nedir?
Gezegen kavramını açıklayacak olursak, gezegen belirli bir yörüngede ve yıldız etrafında hareket eden ve yıldız kategorisine girmeyen gök cismidir. Gezegen ifadesinin tanımı birçok gök cismini de ifade edebilmektedir. Örneğin biraz önce yapılan tanım kapsamında asteroidler veya kuyruklu yıldızları da tanımlayabilmektedir. Gezegenler kendine has kütle çekimleri, yıldız gibi kendi ürettiği enerji sayesinde ışık saçmayan ve oluşumu sonrasında gaz ve toz kümelerinden arınmış olmaları ile ayırt edilebilmektedir. Yıldızlar gibi ısı ve ışık kaynağı değildir. Yıldızdan aldıkları ışığı yansıtmaktadırlar.
Güneş sistemimize baktığımızda, Uluslararası Gök Bilim Birliği tarafından tanımlamalara göre 8 tane uygun gezegen bulunmaktadır. Bu gezegenler sırayla: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gezegenleridir. Bu gezegenlerden 6 tanesinin kendine ait doğal uyduları vardır.
Planetoloji yani gezegen biliminin amacı, yıldız haricindeki diğer gök cisimlerini incelemektir. Araştırmaların başlıca konuları, gezegenlerin yaşadığı değişimler ve özellikleri gibi başlıkları içermektedir.
Gezegenler hakkında verdiğim özet bilgilerden sonra şimdi gelelim öte gezegen nedir ondan bahsedelim.
Öte Gezegenler Nedir?
Diğer ismi Güneş dışı gezegen olan öte gezegenler, Güneş Sisteminin dışında ve başka bir yıldızın yörüngesinde bulunan gezegendir. 4 Mayıs 2017 itibarı ile 3610 güneş ötesi gezegen algılanmış ve doğrulanmıştır. Bu gezegenlerin büyük bir çoğunluğu doğrudan olmayan çeşitli yöntemlerle tespit edildi. Bu öte gezegenlerin çoğu Jüpiter’i andıran büyük kütleli dev gezegenlerdir. Tabi araştırma için kullanılan imkanlar maalesef kısıtlı. Ama bu kısıtlı imkanlara rağmen daha küçük boyutlu birçok öte gezegenin olduğu fikri baskın çıkıyor.
Tabi öte gezegen konusu kısa zamanda ortaya çıkan ve dikkatleri üzerine çeken bir alan değildir. Baktığımızda 19. yüzyıldan itibaren araştırılmaya başlanmıştır. Astronomlar bu gezegenlerin olduğunu söylüyorlardı ama ne kadar yaygın oldukları ya da Güneş sistemindeki gezegenlerle ne kadar benzer oldukları hakkında bilgileri yoktu ve o zamanlar imkanlar çok kısıtlıydı.
Teknolojinin artması ile birlikte doğrulanmış ilk keşif 1990’larda yapıldı ve 2000’den beridir her sene 15’ten fazla keşif yapıldı. Keşif sıklığı 2007’de keşfedilen 67 gezegen ile artış gösterdi. Bu yapılan çalışmalar akıllardaki bir soruyu şiddetlendirdi: Dünya dışı yaşam ihtimali artıyor mu? Şu an için keşfedilen Gliese 581d adlı gezegen bu soruya en güçlü örnek olabilir. Araştırmalar devam ediyor.
Peki öte gezegenleri keşfetmek için hangi yöntemler kullanılıyor? Birkaç başlık altında onlardan bahsedelim.
Keşif Yöntemleri
Gezegenler yörüngesinde dolandıkları yıldızlara göre oldukça zayıf ışık kaynaklarıdır ve yaydıkları dalga boyu da oldukça zayıftır. Bu sebeplerden dolayı şimdiki teleskoplar sadece istisnai durumlarda doğrudan gözlemleme yapabilir. Gezegen yeterince büyükse, yörüngesinde olduğu yıldıza oldukça uzaksa ve kızılötesi ışın yayabilecek kadar sıcaksa mümkün olabilir.
Diğer yöntemler daha çok dolaylı yoldan ve birkaçı şu şekildedir:
Astrometri: Gökyüzündeki yıldızların konumlarının kesin bir şekilde ölçülmesi ve yıldızın zaman içinde değişen konumlarıyla oluşan yolların gözlemlenmesini kapsar.
Radyal Hız ve Doppler Yöntemi: Kullanılan yöntemler içinde en verimli olanıdır. Yıldızın Dünya’ya yaklaşırken ve uzaklaşırken sahip olduğu hızındaki değişimlere dayanır.
Kütleçekimsel mikromercekleme: Mikromercekleme yıldızın gravitasyonel alanının arkadaki yıldızın ışığını bükerek meydana gelir.
Birkaç istisnai durum sayılmazsa öte gezegenlerin çoğu yer konuşlu teleskoplar yardımıyla tespit edildi ve başka projeler ile tespit edilmeye devam ediliyor.
Yazımızın sonuna gelirken, Dünya dışında hatta Güneş sistemimiz dışında gezegenlerin olduğunu tahmin ederdik ama tam olarak nedir bunları bilemezdik. Şimdi ise bunlardan sayıca çok olduğunu görüyoruz ve kim bilir belki de bu öte gezegenlerin birinde bizim sahip olduğumuz yaşama benzer bir yaşam mevcuttur. Belki de bizler kadar hatta bizlerden de zeki canlılar yaşıyor olabilir.
Kaynakça: